Duygu Erdoğan – Türkiye genelinde yağış ortalaması yüz güldürüyor ancak bu sefer de mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcaklığı üreticiyi düşündürüyor. Halihazırda Doğu Anadolu hariç hububat ekili bölgelerde soğuk hava ya da kar yağışı olmaması nedeniyle buğday ve arpa bitkileri gelişmeye devam ediyor. Oysa bu mevsimde eksi derecelerde soğuk hava ya da kar örtüsü altında kalan tarlalarda buğday ve arpa bitkilerinin uykuya yatması yani gelişiminin durağan seyretmesi gerekiyordu. Bitkilerin büyümeyi sürdürmesi, olası bir don riskine karşı ekinleri savunmasız hale getiriyor. Buna göre mart ayında yaşanabilecek soğukların ekili alanlara zarar verme riski ortaya çıktı. Ancak martta da hava sıcaklığı en düşük 2-4 derece arasında devam eder ve ani don tehdidi olmazsa hububat verimi oldukça iyi bekleniyor.
‘Dona karşı savunmasız’
Yağışlı hava Türkiye genelinde tarımsal bir kuraklığa işaret etmiyor. Yağış ortalaması yüksek. Ancak meteorolojik sıcaklık aralık, ocak ve şubat aylarında mevsim normalleri üzerinde seyrettiği için bu dönem tarlalarla ekili olan hububat bitkileri gelişmeye devam etti. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin ocak ayı için yayınladığı ve sahadaki gözlemler ile meteorolojik değerlendirmeleri içeren hububat gelişim bülteninde; “Günümüze kadar geçen süre zarfında sıcaklık ortalamalarının mevsim normalleri üzerinde seyretmesi bitki gelişimini hızlandırmıştır. Kışlık ekim yapılan birçok bölgede buğdaylar 3-4 kardeş evresine ulaşmış ve bitki gereksinim duyduğu vernalizasyon (soğuklama-düşük sıcaklık isteği) ihtiyacını karşılayamamıştır. Bitki gelişimi hızlı, dona karşı savunmasız hale gelmiştir” denildi.
‘Daha çok su ister’
Bitkinin bu dönemde ‘uykuya yatmadan’ gelişimine devam etmesiyle hem dona karşı savunmasız hale geldiğini, hem de daha fazla su ihtiyacı ortaya çıktığını belirten Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Soylu, sıcak havanın tek olumlu yönünün ise geç ekilen alanlarda da gelişimin sağlanması olarak açıkladı. Soylu, “Bitkiler bu dönemde artı 4 derece sıcaklıkla birlikte gelişmeye devam eder. ama sonrasında gelecek ani bir soğukta dirençleri düşmüş olur ve zarar görme olasılıkları yükselir. Büyümeye devam ettikleri için su tüketimi de fazla olur. Mart ayı eğer yine benzer sıcaklıklarla geçerse ve yağışlı olursa hasadı öne çeker. Ancak ani bir soğukluk getirirse ekili alanlarda zarar oluşabilir” diye konuştu.
Fare zararı ne olacak?
Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) sahada birebir gözlem, meteorolojik veri ve teknik bilgilerle hazırladığı “Fenolojik Değerlendirme – Hububatta Yağış, Ekiliş ve Gelişim Analizi’nin Ocak bülteni yayınlandı. Buna göre, daha önce Milliyet’in de gündeme getirdiği ‘tarla faresi’ sorunu büyüyor. Soğuk hava nedeniyle artan popülasyon hububata zarar verir hale geldi. Bültende, “Sıcaklık ortalamalarının normallerin üzerinde devam ettiği ve kar yağışının olmadığı lokasyonlarda hububatta fare zararının tam olarak engellenemeyeceği düşünülmektedir” denildi.
Bağlar da riskte
Ilık havanın benzer bir etkisi de üzüm bağlarında görülüyor. Manisa Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen, “Kar yağışı ve soğuk havanın besleyici etkisini göremiyoruz. Bitki zaten uyanık ama tam uyanma anında eğer soğuk hava ile karşılaşırsa zarar büyük olur. Ayrıca kar olmadığı için yer altı suları da barajlar da beslenmiyor. Şu anda sıcak bir güneş altında oturuyoruz. Bunun zararı üretimde acı olarak görülecektir” dedi.